31 Temmuz 2014 Perşembe

Grace Slick “White Rabbit” şarkısını söylemeye devam eder…

"but I don't want to go among mad people," Alice remarked.
"oh, you can't help that," said the cat:
"we're all mad here. I'm mad. you're mad."
"how do you know I'm mad?" said Alice.
"you must be," said the cat, "or you wouldn't have come here."

"Deli insanların arasına gitmek istemiyorum," diye hayıflanır Alice.
"Başka çaren yok" der Kedi.
"Hepimiz deliyiz burada. Ben deliyim. Sen delisin."
"Benim deli olduğumu nereden biliyorsun?" diye sorar Alice.
"Mutlaka delisindir" der Kedi.
"Öyle olmasaydın buraya gelmezdin."



FEED YOUR HEAD !.

WHITE RABBIT

One pill makes you larger And one pill makes you small And the ones that mother gives you Don't do anything at all Go ask Alice When she's ten feet tall And if you go chasing rabbits And you know you're going to fall Tell 'em a hookah smoking caterpillar Has given you the call to Call Alice When she was just small When the men on the chessboard Get up and tell you where to go And you've just had some kind of mushroom And your mind is moving low Go ask Alice I think she'll know When logic and proportion Have fallen sloppy dead And the White Knight is talking backwards And the Red Queen's "off with her head!" Remember what the dormouse said; Feed your head Feed your head

24 Temmuz 2014 Perşembe

VIVA ESPANA !

18 Temmuz 2014 Cuma

Only Lovers Left Alive

Jim Jarmusch’un 2013 yapımı Only Lovers Left Alive / Sadece Aşıklar Hayatta Kalır filminin bana ne anımsattığıyla ilgili belleğim günlerdir beni düşündürtüp duruyordu. Sonunda, bu sabah aniden yaptığı çağrışımın BabaZula’nın ‘Aşıkların Sözü Kalır’ şarkısı olduğunun ayırdına vardım ve 'olmadık imgeler olmadık imgelere çağrışım yapar' mottom da kanıtlanmış oldu bir kez daha. Jim Jarmusch’ın bohem vampirlerinden Pir Sultan Abdal’ın sözlerinden esinlenilerek kotarılmış “Aşıkların Sözü Kalır”’a ancak ve ancak tuhaf zihinsel yolculukla geçilir !
İtiraf edeyim, "Jim Jarmusch neden bir vampir filmi çeker?" ön yargısıyla izlemeye başladım filmi. Sonra biz insanların Dünya’yı nasıl katlettiğimizi, sıkışmış kalmışlığımızı, çözümsüzlüğümüzü terk edilmiş hayalet kent Detroit’te yaşayan, hayli kırılgan, bıkkın, hayat yorgunu müzisyen vampir Adam (Tom Hiddleston) ile kendinden kilometrelerce uzakta, Atlantik’in öte yanındaki Tanca’yı yurt edinmiş vampir karısı Eve’in (Tilda Swinton) ölümsüz aşkları ve kara gözlükleri üzerinden anlatmayı tercih ettiğini düşündüğüm Jim Jarmusch’u bir kez daha hayranlıkla takdir etim.

Filmdeki en güzel sürprizlerden biri John Hurt’ün canlandırdığı İngiliz asıllı şair, oyun yazarı Christopher Marlowe’un karşımıza bir vampir olarak çıkması... Şurada yer alan bir söyleşisine göre, Jim Jarmusch, Marlowe'un Shakespeare'in oyunlarını yazmış olduğu teorisinin tamamen karşısında olmadığını ama Marlowe'u bu filminde konuk etmesinin asıl sebebinin gizemli ölümüyle ilgili olduğunu söylüyor.
Beslenmek için kan bankalarını tercih eden düşünceli vampirler Adam ve Eve, onca direnmelerine rağmen çözümsüz kalınca elbette yine hayatlarının gerçeklerine dönüyorlar. Son kare bu yüzden hayli vurucu!
Günlük hayatınızın döngüsünde böyle gelmiş böyle gider diyerek geçebilirsiniz pek çok şey için. Ancak bir noktada hayır gitmemeli demeyi öğrenmek ve uygulamak gerekiyor !!!

16 Temmuz 2014 Çarşamba

Das Herz ist ein dunkler Wald


Kalp karanlık bir ormandır,
Bazen en yakınındaki uzak olandır.


Nicolette Krebitz'in yazıp yönettiği 2007 filmi Das Herz ist ein dunkler Wald / The Heart Is a Dark Forest / Kalp Karanlık Bir Ormandır filminin şiirsel adından öykünerek bir 'haiku' yazdım.

Ne kadar gerçeküstü olabilirsiniz, bir düşünün bakalım?