"BU GELEN GÜN
Bütün iş bu gelen günde
İçim titriyor sevinçten
Biraz, biraz daha... derken
Ortalık güneşler içinde"
Melih Cevdet Anday
Sinema ve kültür-sanat ağırlıklı, hayata dair kişisel izler.
Michael Haneke'nin "Duygusal Buzlaşma" üçlemesinin ilk filmi olan Der Siebente Kontinent / Yedinci Kıta'yı en son izledim. Üçlemeden beni en çok etkileyen doğrusu Yedinci Kıta oldu. 

Tüm canlı renklere ve operet havasındaki atmosferine rağmen hüzünlü bir film Les Parapluies de Cherbourg / The Umbrellas of Cherbourg / Cherbourg (Şerburg) Şemsiyeleri. Jacques Demy'nin 1964 yapımı filmi yarım kalan bir aşk üzerine...Filmde anne ile kızının aşk üzerine olan diyaloğu, olası böyle bir durum karşısında kendimi ve kızımı düşündürttü bana...
Zamanın akışına başkaldırıp akrep ve yelkovanını çıkarıp atmış olan bir saat. Daha sonra Isak'ın cebinden çıkardığı saatte de akrep ve yelkovan olmadığını görüyoruz. Zaman durmuş ve sanki akmıyor. Sokaktaki bütün evlerin pencereleri kapalı. Profesör Isak Borg'un yaşamı boyunca insanlara karşı kapalı ve uzak kalmasını simgeler nitelikte.

Alyosha tankı yokederken...
Alyosha ve Shura
Alyosha'nın annesi...



Mikhail Kalatozov'un Letyat Zhuravli/The Cranes are Flying/
Bu arada çok tuhaf ama bu film yer yer bir diğer çok sevdiğim film olan Metin Erksan'ın Sevmek Zamanı'nı anımsattı bana...Veronica'nın bakışlarında Meral'i
Mikhail Kalatozov'un Soy Cuba/
"Rüyanda gördüğün kuşlar, rüyanda gördüğün kuşlardır.. Onlar burada gördüğün kuşlara benzemezler. Onlar aynı dili bile konuşmazlar!!"





Luis Buñuel 1962 yılında Meksika'da gerçekleştirdiği son iki filminden biri olan 
Ary Barroso tarafından 1939 yılında bestelenmiştir.)

Filmin ana karakterlerinden Fred Madison (Bill Pullman) Luna Lounge'da tenor saksofonunu döktürüyor. Filmin ilginçliği ve güzelliği bir yana müzikleri gerçekten büyüleyici...Sevdiğim şarkılardan biri olan Screaming Jay Hawkins'in "I put a spell on you/Sana büyü yaptım" şarkısının Marilyn Manson uyarlaması da pek hoş olmuş. Ben kimim, sen kimsin, kimlik bölünmesi de nereden çıktı ? Semboller arasında kaybolup gidiyorsunuz film süresince...Hiç bir şey göründüğü gibi değil David Lynch'in filmlerinde...





*
20 Temmuz 1969'da sevgili(m) kocamın 1. yaşgünü kutlamaları için (sevgili(m) kocam öyle olduğunu iddia ediyor !) insanoğlu Ay'a ulaştı. "Benim için küçük, insanlık içinse büyük bir adım" diyerek, Neil Armstrong sevgili(m) kocam adına (!) bu büyük adımı Ay'da attı ve ayak izini bıraktı. Sevgili(m) kocam her zaman anımsatır; üstelik 20 Temmuz Kıbrıs Barış Harekatı'nın da yıldönümüdür...
