16 Aralık 2015 Çarşamba

Violette

Martin Provost, senaryosuna da katkıda bulunduğu 2013 yapımı Violette adlı filminde, hayatından bir kesiti anlattığı “Fransa’nın en bilinmeyen meşhur yazarı” olarak nitelenen yazar Violette Leduc'un (Emmanuelle Devos canlandırıyor) yalnızlığını, öfkesini, kızgınlıklarını ve hayal kırıklıklarını çok güzel yansıtmış.
Film, II. Dünya Savaşı'nda aşağı yukarı Paris'in işgal zamanlarıyla başlayıp 1960'lı yılların ortalarına dek yayılan bir dönemde geçiyor. Emmanuelle Devos, bence oldukça ölçülü ve başarılı Violette rolünde. Violette'in 1945'de Almanya'da öldürülecek olan eşcinsel Yahudi yazar Maurice Sachs ile olan birlikteliği, Maurice'in O'nu ilk romanı "L’Asphyxie / In the Prison of Her Skin / Asfiksi"'yi yazmaya teşvik etmesi, savaş koşullarında para kazanabilmek için elinde bavuluyla karaborsacılık yapması, Paris'e geldiğinde Maurice'in bir arkadaşının evinde gördüğü Simone de Beauvoir'ın bir kitabıyla bu kadının peşine düşmesi, ilkeli, denetimli ve zorlu olan Simone de Beauvoir ile tanışması ve uzun yıllara yayılacak olan dostlukları, Paris'in hemen II. Dünya Savaşı sonrasındaki yazınsal çevrelerinden portreler (Jean Jenet, Albert Camus vb), "hiç elimi tutmadı" dediği annesiyle olan ilişkisi vb. çok düzeyli bir şekilde aktarılmış. Film, Violette Leduc'un Simone de Beauvoir’nın önsözüyle 1964'te yayımlanan "La Bâtarde / Bastard / Piç" adlı otobiyografik romanıyla birlikte sonlanıyor.
Yeni bir yazarla tanışmamı da sağlayan Violette filmini, filmde gördüğüm kadarıyla Violette'in nevrotikliğini, Simone de Beauvoir'ı canlandıran karakterin (Sandrine Kiberlain) oyunculuğunu çok sevdim diyebilirim.
Violette Leduc ve Simone de Beauvoir
Violette Leduc
Simone de Beauvoir

Violette Leduc'un
"L’Asphyxie / In the Prison of Her Skin / Asfiksi" kitabı...