Adını paha biçilemez bir elmastan alan Pink Panther / Pembe Panter 1963'ten beri dünyamızı pembeleştiriyor.
Kızım Peter Sellers'in Müfettiş Jacques Clouseau'yu canlandırdığı Pembe Panter'li film serisini çok sever ve ne zaman birlikte film izlemek istesek ve de hangi filmi izleyeceğimize dair karar vermekte zorlansak tekrar tekrar izlediği halde yine "Pembe Panter" ilk söylediği film adı olur.
Pembe Panter'e ilişkin herşey, yönetmen Blake Edwards'ın çekici ve zengin bir hırsız hakkında komedi unsurlarının ağır bastığı bir film yapma niyetiyle başlamış. Pahalı taşlara meraklı hırsızın hedefi, bir prensese ait Pembe Panter adlı elmas olacaktır. Filmin çekimleri sürerken Edwards, izleyicinin dikkatini çekecek, sembol olacak çizgi bir karakter olmalı diye düşünmüş. Animasyon ustalarının kapılarını çalarak onlardan filmin açılış jeneriğinde rol alacak, pembe bir panter yaratmalarını istemiş. Edwards kendisine sunulan 150 çizimden Hawley Pratt'ın eskizinde karar kılmış ve böylelikle Pembe Panter'in sinema ve sonrasında televizyon serüveni başlamış. Henry Mancini'nin ölümsüz müziği ile Pembe Panter'in kocaman, uçuk pembe bir elmasın tam kalbinde ortaya çıkması sevimli panteri inanılmaz ünlendirmiş ve küçük büyük her izleyicinin kalbini kazanmasını sağlamış.
The Pink Panther / Pembe Panter isimli ilk filmde başrol kesinlikle David Niven (zarif, çapkın ve zengin hırsız Sir Charles Lytton rolü) diye düşünülürken, sarsak ve savsak, beceriksiz ama kendine güvenli, olayları tamamen tesadüf eseri çözen ve Burberry marka trençkotunu üzerinden çıkarmayan polis müfettişi Jacques Clouseau rolünü Peter Sellers yoktan var etmiş ve aslında yardımcı rol olan bu rolü zirveye taşımış. Üstelik Müfettiş Jacques Clouseau rolü için ilk düşünülen isim değil Peter Sellers. Aslında ilk anlaşılan isim Peter Ustinov iken kendisi son anda oynamaktan vazgeçince biraz da çaresizlikten Peter Sellers bulunulmuş. Kime niyet kime kısmet diye boşuna denmiyor güzel Türkçemizde; Pembe Panter serisi ve Jacques Clouseau karakteri Peter Sellers ile sadece özdeşleşmemiş, ölümünden sonra Peter Sellers ile Pembe Panter’in de öldüğü düşünülürken, izleciler de devamında ısrar edince, Blake Edwards Peter Sellers'lı serinin tüm filmlerini kolaj haline getirerek 1982 yılında Trail of The Pink Panther / Pembe Panter’in İzinde’yi yaratmış. Böylelikle bu filmle Peter Sellers’a da veda etme şansını yakalamış. Pembe Panter'in İzinde filminde Peter Sellers, senaryoda ‘uçağı kaybolarak’ yok edilmişti... Müfettiş Clouseau yani Peter Sellers tüm aramalara rağmen bulunamadı ve bu gizemli kayboluşu sonrasında adı hep Pembe Panter’le birlikte anıldı.