5 Ağustos 2011 Cuma

Somewhere

Yönetmen Sofia Coppola’nın yazıp yönettiği 2003 yapımı Lost in Translation / Bir Konuşabilse… filmi, şu linke tıklayarak okuyabileceğiniz üzere, tekrar tekrar izlenebilecek filmler kategorimdedir: Nevzat Akay’ın nihavend bestesi çalar: “Geç Buldum Çabuk Kaybettim.”

Bir süredir arşivimize katılan yeni ve elbette bıkıp usanmadan tekrardan izlediğimiz filmlerle “sinema günleri” sürüyor evimizde… Sofia Coppola’nın bir nevi Lost in Translation filminden “Lost in Hollywood”’a geçiş yaptığı Somewhere / Başka Bir Yer adındaki yine hem yazıp hem yönettiği ve de 2010 Venedik Film Festivali’nde “Leone d'oro / Altın Aslan”’ı aldığı son filmi, arşivimize yeni katılan ve tereddütsüz ekleyeceğim üzere tekrar tekrar izlenebilecek filmler kategorime giren filmlerden.

Hemen belirtmek istediğim bir nokta; Somewhere filminin açılış sahnesinin bana fazlasıyla Vincent Gallo’nun Brown Bunny / Kahverengi Tavşan filmini anımsatması. Sadece Somewhere filminde süre olarak açılış sahnesi daha kısa, bir de elbette burada aynı yol (ya da boşluk mu desem?) üzerinde dönüp duran dört tekerlekli pahalı bir Ferrari ! ( Brown Bunny filminde bir motosikletti açılış sahnesinde dönüp duran…) Sofia Coppola, ünlü bir Hollywood yıldızı olan Johnny Marco ile tanıştırıyor izleyiciyi bu filminde…Johnny MarcoHayli renkli, keyifli, pek çok kişinin gıpta ettiği bir hayata sahip gibi gözüken Johnny Marco (Stephen Dorff tek sözcükle mükemmel canlandırmış rolünü) menajeri ne derse onu yapan, verilen direktiflerle günlük programını dolduran, kameralar karşısında gül denilince gülen, basın toplantısında sorulan sorulara pek de yanıt bulamayan, o kadından bu kadına dolaşan, uyumadan önce ikiz striptizcilerin yaptığı gösteriyi aynı boş gözlerle izleyen (uykudan önce striptiz şov !), pahalı Ferrari’si ile turlayıp duran, sahte hayatının anlamı ve amacı olmayan birisi aslında…Johnny ve CleoFilmin en başında Ferrari'siyle turlayıp duran Johnny Marco’nun boşluktaki ruh halini izleyiciye fazlasıyla yansıtan yönetmen, aktörün 11 yaşındaki kızı Cleo ile (Elle Fanning bakışlarıyla tüm rolün üstesinden gelmiş) birlikte geçirdikleri zamanlarda nasıl değiştiğini de çok hoş aktarmış. Katılacağı kamp öncesinde babasına zorunlu olarak misafir olan Cleo ile Johnny Marco’nun birlikte geçirdikleri günler, aslında kızını hiç tanımayan, kızıyla yeterince vakit geçirmemiş olan Johnny için bir fırsat oluyor.CleoFilmle ilgili daha fazla detaya girmeden, sadece bu noktada kendisi de ünlü bir babanın, yönetmen Francis Ford Coppola’nın kızı olan Sofia Coppola’nın babasıyla olası Electra vari iletişiminin izdüşümlerini, bilinçaltından beyazperdeye şifreli bir biçimde bir kez daha aktarmış olduğunu yinelemek istiyorum ! (İlk aktarım elbette Lost in Translation filmidir.)

Derinlemesine bir film bence Somewhere / Başka Bir Yer. Müzikleri de oldukça hoş. Herşey bir yana, Johnny’nin kamp servisine bıraktığı kızına söylediği cümlenin helikopterin gürültüsünden dolayı Cleo tarafından duyulamaması da bir o kadar manidar diye düşünüyorum !