Haftasonumuz çok hareketliydi. 14 Haziran 2008 Cumartesi günü öğleden sonra kızımın piyano resitali vardı. Muzio Clementi'den bir Sonatin (kısa sonat) çaldı kızım.
Cumartesi akşamüstü sevgili(m) kocamla birlikte deprem çantamızı güncelledik. Çantanın içinde yer alan konserveleri yeni tarihli olanları ile değiştirdik.
Pazar günü ise ben, kızım, kardeşimin eşi ve kızı yani anneler ve kızları dördümüz birarada Kadıköy ve Moda özel günü yaptık. Önce Beşiktaş'tan Kadıköy'e vapurla geçtik. Geziye Baylan Pastahanesi'nden başladık. Kızım henüz okumayı yeni öğrenmeye başladığında Baylan'a geldiğimiz günlerden birinde asmalı bahçede "Müşterilerimizin Tercihi Cup Griye" ışıklı panosunun önündeki masada oturmuştuk. Garsona sipariş verirken ben iki tane Kup Griye istiyoruz dediğimde kızım telaşla "burada Cup yazıyor sen neden buna Kup diyorsun ?" diye söylenmeye başlamıştı. Bu öyküyü hep anlatır güleriz o gün bugündür. Bu kez de minik yeğenime anlattım. Bizim ufaklık Kup Griye'nin karamelli tadını pek beğenmedi ama biz keyifle yedik Kup Griye'lerimizi ve Adisababa tatlımızı...
Tramvayı yakalayıp Moda'ya uzandık sonra...Üniversite yıllarımın Kadıköy ve Moda'sı oldukça değişmiş ama yine de çok güzeller...