Jaume Collet-Serra'nın 2011 yapımı
Unknown / Kimliksiz filmini ilk izleme sebebim filmin takıntılı olduğum kentlerden olan Berlin'de geçiyor olması, ikinci sebebi ise alınacak DVD'siyle arşivimizde “içinden Türk motifleri geçen filmler” kategorimde yer alacak olması. Film başlar başlamaz Berlin Tegel Havaalanı'ndan karısıyla birlikte Almanya'ya ilk kez giriş yapan ana kahraman Dr. Martin Harris (Liam Neeson canlandırıyor) taksiye biner ve taksi şoförü Türk'tür. Bu kadarla kalmaz, filmin devamında da fazlasıyla haşır neşir oluruz Berlin'de film boyunca karşımıza çıkan başka Türklerle ve Türkçemizle... Çevre bilimi sorunlarına (geleceğin büyük tehditlerinden gıda yetersizliği) değinen, oldukça dozunda gerilimle yüklü, aksiyon temposu yüksek, pek çok noktada arkasından neler olabileceğini tahmin edebileceğiniz
Unknown / Kimliksiz halihazırda gösterimde, bu yüzden çok fazla "spoiler" vermeyeceğim ama ``Ay'dan İzlenimler´´'i takip edenler bilir; filmlerin içinden geçen olmadık imgeler, sözler beni alıp çok farklı noktalara taşıyabilir. Bu filmdeki takıntım da eski Doğu Alman casus örgütü
Stasi ajanı Ernst Jürgens (muhteşem oyuncu Bruno Ganz canlandırıyor, en son
Der Untergang filmi ile günceme konuk olmuştu) aracılığıyla 'Machorka' oldu.
[Fotoğraf şu linkten alıntılanmıştır:
(http://www.fotolog.com/yansilny/13346725])
Ernst Jürgens'in dudaklarından dökülen "günde 60 tane Machorka içerdim" cümlesi bizleri sadece `Soğuk Savaş´ yıllarına götürmekle kalmıyor ayrıca düşündürtüyor da acaba `Soğuk Savaş´ yılları mı daha iyiydi?
Bu arada meraklısına hemen not düşeyim 'Machorka' Sovyet ordusu tarafından bizzat Sovyet askerleri için üretilmiş, kağıtlara sarılı acı Rus tütününün adı imiş. Sovyetler Birliği ve Polonya'da çok popüler olan 'Machorka'yı II. Dünya Savaşı sırasında/sonrasında Doğu Almanlarla da tanıştırıyor Ruslar. Filmde Ernst Jürgens'in repliğine göre bu tütün "Stalin'den daha çok Rus öldürmüştür berbatlığıyla !"