15 Mayıs 2009 Cuma

"Kafka'nın Metinlerinde Kaybolmak..."

Franz Kafka 27 Ocak 1904'te çocukluk arkadaşı Oscar Pollak'a yazdığı bir mektupta, içindeki/içimizdeki donmuş denizi kıracak çözümü ne güzel dile getirmiş. Bu çok bilinen cümleleri, orjinalinden ilk kez okuduğumda Prag'daydım ve çok etkilenmiştim. Prag'dayken edindiğim Kafka ile ilintili çoğu kitabım yitti gitti. Kalanlara çok iyi sahip olmaya çalışıyorum şimdilerde...
Prag Kafka demektir!
Kafka / Brief an Oskar Pollak, 27 Januar 1904
"Ich glaube, man sollte überhaupt nur solche Bücher lesen, die einen beißen und stechen. Wenn das Buch, das wir lesen, uns nicht mit einem Faustschlag auf den Schädel weckt, wozu lesen wir dann das Buch? Damit es uns glücklich macht, wie Du schreibst? Mein Gott, glücklich wären wir eben auch, wenn wir keine Bücher hätten, und solche Bücher, die uns glücklich machen, könnten wir zur Not selber schreiben. Wir brauchen aber die Bücher, die auf uns wirken wie ein Unglück, das uns sehr schmerzt, wie der Tod eines, den wir lieber hatten als uns, wie wenn wir in Wälder verstoßen würden, von allen Menschen weg, wie ein Selbstmord, ein Buch muß die Axt sein für das gefrorene Meer in uns. Das glaube ich."
Kafka / Letter to Oskar Pollak, 27 January 1904
"I think we ought to read only the kind of books that wound and stab us. If the book we are reading doesn't wake us up with a blow on the head, what are we reading it for? ...We need the books that affect us like a disaster, that grieve us deeply, like the death of someone we loved more than ourselves, like being banished into forests far from everyone, like a suicide. A book must be the axe for the frozen sea inside us.
Kafka /Oskar Pollak'a Mektup, 27 Ocak 1904
"Bizi ısıran ve bizi zehirleyen kitapları okumalıyız. Okuduğumuz kitap kafamıza balyoz indirilmiş gibi bizi uyandırmıyor ise, neden okuma zahmetine girelim ki? Senin dediğin gibi, bizi mutlu kılsın diye mi? Aman Tanrım, hiç kitap olmasaydı da o denli mutlu olurduk. Kendimizi azıcık sıkarsak bizi mutlu edecek kitapları biz de yazabiliriz. Bize gerekli olan, en acı verecek talihsizlik gibi bize vuran kitaplar. Kendimizden çok sevdiğimiz birinin ölümü gibi vuran, insanlardan uzaklara, ormanlara sürgün edilmişiz duygusu veren, intihar gibi kitaplar. Kitap, içimizdeki donmuş denize inen balta gibi olmalı. Ben buna inanıyorum."
*

* Çeviri: Füsun Elioğlu
(Metnin geçtiği kitap: Okumanın Tarihi / Alberto Manguel; Yapı Kredi Yayınları 2001)