Hasan Ali Toptaş'ın aynı isimli zamansız, mekansız ve gölgesiz romanından Ümit Ünal'ın uyarladığı 2009 yapımı Gölgesizler / The Shadowless düşler ve gerçeklerin birbirine karıştığı, yer yer (elbette romandan kaynaklanarak) Kafkaesk bir film.
İstanbul'da çalışan bir berber bir gün hem bulunduğu yerde hem de çok uzaklarda olmayı diler. Bir anda küçük berber dükkanından Kırklareli'nin Karadere köyüne geliverir. Çok uzaklarda bir köyde hiç kimse olmak, yeniden herşeye başlamak olanaklı mıdır sorularıyla berberin köyde karşılaştıklarını izletir film büyük bir merakla ve sabırsızlıkla...
Berber dükkanından kaybolarak çok uzaklara gelir, çok uzaklarda geldiği köyün berberi de seneler önce kaybolmuştur. Sonra başka kayboluşlara tanık olur. Köyün en güzel kızı Güvercin kaybolur. Bu arada köyün eski berberi çıkagelir, bu kez berberin karısı kaybolur... Güvercin'in kayboluşundan sorumlu tutulan Cennet'in oğlu kaybolur. Güvercin'in kaybolduğunu ilçeye haber vermeye giden Muhtar da dönmez olur. Köyün bekçisi Baki özetler bireyin devletin gözünde ne anlama geldiğini; "Güvercin var bizim köyde, o kayboldu da..." deyince Muhtar, "Kim lan güvercin?" dediler (ilçedeki yetkililer). "Kuş mu lan?" dediler. Amirim, o bizim köyün en güzel kızı deyince... raflarda böyle böyle kalın defterler var, onları indirdiler. Köyün en güzel kızı ha... köyün en güzel kızı... köyün en güzel kızı. Al sana köyün en güzel kızı. Muhtar baktı. Orada Asker Hamdi'den bu yana hepimizin ismi cismi soyu sopu arasında... mavi kalemle yazılmış ufacık bir satır: Gü-ver-cin. Ana adı, baba adı, doğum tarihi. O zaman anladı ki Muhtar devletin gözünde varımız yoğumuz o satırdır. Devlet iyi kötü bilmez, güzel çirkin, zengin fakir bilmez. Bilmez. Yerin aha şu. Pire gözü kadar, busun sen."
Kanıtla bakalım varoluşunu? Var mısın, yok musun ? Tek satır olarak devletin defterlerinde kalmaya mahkum musun ? Bak bakalım aynaya: Aynada mısın ?